Şok diyet uyarısı: Hızlı kilo kaybı sağlığınızdan etmesin!

Uzmanlar Uyarıyor: Şok Diyetler Sağlık Riski Taşıyor!

Yaz mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte, kısa sürede kilo verme vaadiyle öne çıkan şok diyetlerine olan ilgi artıyor. Ancak Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Mısra Aydın, bu tür diyetlerin sağlık açısından ciddi riskler içerdiğine dikkat çekiyor.

Mısra Aydın, şok diyetlerin metabolizmayı yavaşlattığını, kas kaybına neden olduğunu ve bağışıklık sistemini zayıflattığını belirtiyor. Aynı zamanda hormonal dengesizliklere, sindirim sorunlarına ve psikolojik problemlere yol açabileceğini ifade ediyor.

Kısa Süreli Kazanç, Uzun Vadeli Kayıp

Kadınların yaz aylarında kilo vermeye yönelik endişelerinin arttığını belirten Uzman Diyetisyen Aydın, “Bu endişe ne yazık ki genellikle şok diyetlere yönlendiriyor. Ancak hızlı kilo kaybına neden olan bu diyetler vücutta ani sıvı ve mineral kaybına, tansiyon düşüklüğüne, yorgunluğa ve baş dönmesine yol açabilir” diyor.

Aydın, şok diyetlerin uzun vadede insülin direncine, diyabet riskine, kalp ritim bozukluklarına ve hatta ani kalp krizlerine yol açabileceğini vurguluyor ve sağlıklı beslenmenin önemine dikkat çekiyor.

Diyet Parmağı Gibi Olmalı

Her bireyin metabolizma hızı, yaşam tarzı ve sağlık durumunun farklı olduğunu vurgulayan Aydın, kişiye özel hazırlanan diyet programlarının önemini vurguluyor. Aydın, “Bireye özel hazırlanan diyet programları, her bireyin parmağı gibi olmalıdır. Kilo vermenin yanı sıra sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmak da önemlidir. Kalıcı çözüm, sağlıklı ve dengeli beslenerek sürdürülebilir bir yaşam tarzı oluşturmaktır” diyor.

Sosyal Medyadaki Diyetlere Dikkat!

Mısra Aydın, sosyal medya ve internet üzerinde sıkça karşılaşılan bilimsel dayanağı olmayan diyet listelerine karşı uyarılarda bulunuyor. Bu tür listelerin demir, B12 ve folat gibi önemli besin eksikliklerine neden olabileceğini belirtiyor.

Sosyal medyada sıkça öne çıkan zayıflama çayları ve kahveler gibi ürünlerin sıvı kaybına neden olarak yanıltıcı bir zayıflama algısı oluşturduğunu dile getiren Aydın, bu ürünlerin ciddi sağlık sorunlarına sebep olabileceğini belirtiyor.

Detoks tarifleri ve takviyelerin özellikle kronik hastalığı olan bireyler için büyük risk taşıdığını söyleyen Aydın, “Diyet yapmak isteyenlerin mutlaka bir hekim ve beslenme uzmanına danışması gerekmektedir” diyor.

Related Posts

Uzmanından kritik uyarı: Kahvaltısız beyin yavaşlar mı?

YKS gibi yüksek dikkat gerektiren sınavlar öncesinde doğru beslenmenin önemi büyük. Uzmanlara göre, sınav sabahı kahvaltı yapmamak dikkat süresini ve bilişsel performansı düşürebiliyor. İşte sınav döneminde beslenmeye dair kritik ipuçları…

Türkiye’de 1500 hasta kalp bekliyor

Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Merkezi’nde yılın ilk 6 ayında 7 kalp nakli yapıldı. AÜ Tıp Fakültesi Organ Nakli Sorumlu Cerrahı Prof. Dr. Cengiz Türkay, “Sağlık Bakanlığımızın şu anki listesinde kalp bekleyen hasta sayısı ortalama 1500 iken, merkezimizde 400’e yakın hasta beklemekte” dedi.

Kene ısırığına karşı kıyafet rengi uyarısı!

Artan sıcaklıklarla birlikte doğa yürüyüşleri ve piknikler keyifli olsa da, uzmanlar kenelere karşı uyarıyor.

Pek çok riski beraberinde getiriyor! Kurban eti nasıl tüketilmeli?

Kurban Bayramı’nda artan kırmızı et tüketimi sindirim problemlerinden kalp sağlığına kadar pek çok riski beraberinde getiriyor. Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, sıcak havalarda etin doğru şekilde saklanması ve pişirilmesi gerektiğini vurgularken, özellikle kronik rahatsızlığı olan bireyleri her öğünde et tüketmemeleri konusunda uyarıyor.

Türkiye’de 1 milyon kişi ölçüldü: Fazla kilo ve obezite oranları açıklandı

Sağlık Bakanlığı, ‘İdeal Kilonu Öğren Sağlıklı Yaşa’ kampanyası kapsamında 10-23 Mayıs tarihlerinde Türkiye genelinde 1 milyon 143 bin 189 kişinin boy-kilo ölçümünün gerçekleştirildiğini ve 673 bin 25 kişinin vücut kitle indeksi (VKİ) derecelendirmesinde ‘normal’ aralığında olmadığını duyurdu.

Kurban Bayramı tatili yaklaşıyor: Seyahatlerde hijyen ne kadar ön planda?

Kurban Bayramı tatili yaklaşıyor: Seyahatlerde hijyen ne kadar ön planda?